En iyi şartlarda bile ebeveynlik, kolay olmaktan çok uzaktır. Ebeveynler, dünyanın en zor okulunda eğitim verirler: bir insan yetiştirirler. Siz bu okulun eğitim müdürü, sınıf öğretmeni ve hademesisiniz. Ama topu topu iki kişisiniz. Hayat ve yaşamakla ilgili her konuda uzman olmanız beklenir. Aileniz büyüdükçe liste de giderek uzar. Dahası, sizi işiniz için eğiten sadece birkaç okul vardır ve müfredat konusunda ortak bir karara varılmamıştır. Hepsini kendiniz yapmak zorundasınız. Görev başında olan sizsiniz ve her çocuğunuz için günde 24 saatten, yılda 365 gün, en azından 18 yıl çalışıyorsunuz.
Bu açıdan bakıldığında bu dünyanın en zor, en karmaşık en ürkütücü işi sayılabilir. İnsan yetiştirmek; sabrı, ortak noktalarda buluşmayı, sadakati, mizah duygusunu, sevgiyi, nezaketi, akılcılığı, uyanıklığı ve bilgiyi gerektirir. Aynı zamanda yeni ve eşsiz bir insanın yetişmesine rehberlik etmek, hayatınızda tadabileceğiniz en zevkli, en ödüllendirici deneyimdir.
İnsan yetiştirmek, inanılmaz miktarda deneme-yanılma deneyimini kapsar. İşin büyük bir bölümünü yaşarken öğrenmek yerine eğitim ve seminer programlarına katılarak küçük küçük provalar yapabilirsiniz. Prova yapmak, size seçenekleriniz olduğu hissettirir.